Bilad-ı Şam'da Osmanlı Mimari Mirası Uluslararası Sempozyumu

Yazıcı-dostu sürüm

“Bilad-ı Şam'da Osmanlı Mimari Eserleri Uluslararası Sempozyumu” 3-5 Mart 2014 tarihi arasında gerçekleştirildi.

Uluslararası İslam Üniversitesi ile İslam Konferansı Teşkilatı İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi (IRCICA) işbirliği ve Yunus Emre Enstitüsü Amman Türk Kültür Merkezi’nin katkılarıyla Uluslarararası İslam Üniversitesi (UİÜ) Mimarlık Fakültesinde “Bilad-ı Şam'da Osmanlı Eserleri Sempozyumu” gerçekleştirildi.

Sempozyumda Ürdün'de Osmanlı Dönemi Kültür Mirası, Ürdün'deki Tarihi Osmanlı Eserlerinin Rehabilitasyonu, Suriye'de Osmanlı Eserleri, İslami Dönem Ürdün Yapılarında Süsleme, Şam'da 16.yy.'da İnşa Edilen Külliyeler gibi konuları değerlendiren pek çok bildiri sunuldu.

 

Sempozyumda Bilad-ı Şam (Suriye, Ürdün, Lübnan, Filistin, İsrail, Irak) olarak adlandırılan bölgede bulunan Osmanlı eserleri ve bu eserlerde işlenen İslam mimarisi üzerine bildiriler sunulacak. Sempozyuma Ürdün, Türkiye, Lübnan, Suriye, Mısır, Irak, İsveç, İngiltere, S.Arabistan ve Bosna Hersek gibi ülkelerden 28 araştırmacı bildirileriyle katıldı.

UİÜ Mimarlık Fakültesi konferans salonunda gerçekleştirilen sempozyumun açılışına, Ürdün Turizm Bakanlığı adına Eski Eserler Genel Müdürü IRCICA Genel Sekreteri Dr. Halit Eren, T.C. Amman Büyükelçisi Sedat Önal, Ürdün Uluslarası İslam Üniversitesi Rektörü Yardımcısı Prof. Dr. Salah Cerrar, Ürdün UİÜ Mimarlık Fakütltesi Dekanı Prof. Dr. Ethem Hanaş, Yunus Emre Enstitüsü Amman Türk Kültür Merkezi Müdürü Sıddık Yıldırım, sempozyumda bildiri sunacak araştırmacılar, akademisyenler ve çok sayıda mimarlık bölümü öğrencisi katıldı.

Sempozyumun açılışında konuşan IRCICA Genel Sekreteri Dr. Halit EREN, Arap ülkerlerinin 400 yıl boyunca Osmanlı Devleti ile istikrarlı bir yönetim geçirdiğini ve dönem boyunca Osmanlı Devletinin önem verdiği Bilad-ı Şam bölgesinde padişahlar, sadrazamlar, vezirler, paşalar v.b. devlet adamlarının kurduğu vakıflarla yüzlerce İslam sanatlarıyla süslenmiş mimari eserler ortaya koyduğunu, bu eserlerin çoğunun günümüze ulaştığını, ulaşamayan eserleri ise araştırmacılarımızın belgelerden hareketle o dönemde yapılan eserlerle ilgili bilgileri günümüze taşıması gerektiğini, bu eserlerin de bir döneme damgasına vuran ortak kültür varlığımızın önemli bir hazinesini oluşturduğunu belirtti.

 

UİÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Salah CERRAR konuşmasında ise,  Türkiye ile olduğu kadar İslam ülkeleri arasında ortak kültürel mirasımız olan Bilad-ı Şam bölgesindeki Osmanlı mimari eserlerini ortaya çıkarmanın önemli bir vazife olduğunu, Ürdün'de birçok Osmanlı dönemine ait eser bulunduğunu,  bu eserlerin İslamın güzelliğini ve sanatının inceliğini İslama hizmet olarak ortaya koyduğunu dile getirdi.

 

T.C. Amman Büyüelçisi Sedat Önal da, ortak geleceğimizi kurmak için ortak kültür birikimizi oluşturan değerlere bakmamız gerektiğini, bu değerlerden birinin de mimari eserlerimiz olduğunu vurguladı. Mimarinin sadece taşlardan ibaret olmadığını hayatın her aşamasını içinde barındıran kültürel ve sanatsal bir yansıma olduğunu dile getiren Büyükelçi, Türkiye'nin özellikle son yıllarda TİKA projeleriyle mimari kültür eserlerini restarasyonlar gerçekleştirerek bölge insanlarının hizmetlerine sunduğunu, yakında Ürdün'de de bir ofis açacak TİKA'nın burada da böyle projeler gerçekleştireceğini, projeler öncesinde ise bu mimari miraslarla ilgili daha çok araştırma ortaya konulması gerektiğini belirtti.

Açılış programı plaket takdimlerinin ardından fakülte bahçesinde verilen kokteyl ile son buldu.